22 Haziran 2020 Pazartesi

Cem Uzun, Kemalizm Sol Değil




Kitap isminden de anlaşılacağı gibi Mustafa Kemal'in ve ona atfedilen Kemalizm ideolojisinin bir takım sol çevreler tarafından sahiplenerek, yapılan devrimlerin bu sol düşünce ile ilintilendirilmesine karşı kaleme alınmıştır. Zaten bu söylem kitap kapağında da yer almakta. Cem Uzun (?) Kemalizmin sol olmadığını en azından Devrimci Sol'a göre solu temsil etmediğini çeşitli deliller ile anlatma çabası içine girmiş kitabında.

Kitabı okudukça bugün özellikle Kürt Hareketi içinde iktidar mücadelesi veren Devrimci Sol'un söylemleri daha anlaşılır oluyor. Çünkü Kürt Meselesi ve Ermeni Sorunu gibi meselelere yaklaşım tarzı milli politik duruşa uygunluk göstermiyor. Kitap Kemalizm'in de bu iki soruna faşizan bir yaklaşım sergilediği iddiasında.

Kemalizm'in İttihat ve Terakkicilerin başladığı tekçi kapitalist devlet oluşturma düşüncesini kopyaladığını dolaysısıyla ile yeni Türk devletinde uygulanan devrimlerin ve çalışmaların bir çoğunun ittihatçılar döneminden alındığını söyleyerek Mustafa Kemal'in yeni bir şey ortaya koymadığını var olanı kullandığını iddia etmektedir. 
 
"Kemalistler ittihatçıların başladığı "tek" çi kapatalist devlet oluşturma işini, onların kullandığı araçları neredeyse harfiyen kullanarak devam ettirdiler." (Sayfa 6)

Dolayısıyla ben kitapta Kemalist devrimi küçümseyici bir tarz sezinledim. Yazar asıl devrimin 1908'de yapıldığını örnekleri ile açıklamaya çalışmakta. Evet 1908 devrimi olarak adlandırılan devrim "Abdülhamit'in kimseye nefes aldırmayan, yaklaşık 30 yıl süren kirli istibdadı" 'nı kast etmektedir.  

Kitaba göre 1908 bir burjuva devrimidir. 1908'de Osmanlıdaki güç dengesini değiştiren ve kapitalist sosyal gelişiminin önünü açan bir devrim yaşandı. Bu devrim Türk'ü, Kürd'ü Ermeni'si (Yazar kitapta sık sık Kürt ve Ermeni etnitiyesini vurgulamış) ve Rum'u ile omuz omuza verilen bir halk mücadelesi olarak tanıtılmaktadır. Bu özelliği ile, tabandan tavana doğru gelişmiş olmasıyla, 1908 devrimi gerçek bir devrimdir.

Kemalist devrim ise, egemen sınıfın ideoloji olarak verilmekte ve bu devrimde hareketin tavandan tabana yayılım göstermesi açısından gerçek bir devrim olmadığı iddiasında bulunulmaktadır. 

"Kemalizm özgün bir kapitalist ideolojidir. Toplumun belirli bir kesiminin çıkarlarına dayanan fikirler bütünüdür. Başından itibaren subaylar, devlet erkanı ve aydınlardan oluşan belirli bir kesimin çıkarlarına hizmet etmiştir ve savunucularını da bu kesimler arasından bulmuştur." (Sayfa 18)

Kitap Ermeni Meselesi hususunda belge ve şahitleri ile ispatlanmış Ermeni katliamlarını görmezden gelerek Ermeni tezlerine yakın bir şekilde söylemde bulunması dikkatimi çekti. 

"...En az Türkler ve diğerleri kadar bu memleketin insanı olan yüz binlerce Ermeni'yi ölüme gönderip onların elindeki toprağı ve sermayeyi yerli ve milli eşrafa dağıtan ittihatçılar bunun klasik örneğini oluşturur." (Sayfa 8)

Sonuç:

Kitap olaylara tamamen Marksist bir ideoloji ile yaklaşmakta, yaptığı yorum ve değerlendirmeleri bu ideoloji ve işçi sınıfı üzerinden sürdürmektedir. Ben bu kitabı Kemalist veya Atatürkçü düşünceyi anlamak adına okuduğum kitap serisinin 3. sü olarak okudum. Fakat okuduğum üç kitap içeresinde en vasat olanı idi. Peki siz bu kitabı okumalı mısınız? Yani okumazsanız bir şey kaybetmezsiniz ama illa okuyacağım diyorsanız 1-15 sayfaları arasını okusanız da yeterli olur. 

Not: Israrla aramama rağmen kitabın yazarı Cem Uzun hakkında ne bir bilgi ne de bir resim bulabildim. Bu bende kitabın gerçek yazarının bu kişi olmadığı ile ilgili şüphelere neden oldu. 

Daha Fazlası İçin TIKLAYINIZ
İbrahim Kaya
22 Haziran 2020





 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder